Tarih: 31.10.2013 21:23

ABD Dışişleri`nde Diyanet İşleri Dairesi

Facebook Twitter Linked-in

Shaun Casey (ortada): “Dini liderler ve inanç toplulukları çevrelerini şekillendirirken aynı zamanda Amerika’nın dış politikayla ilgili kaygılarını da etkileme gücüne sahip.'


Amerikanın Sesi Radyosu

Hillary Clinton, Dışişleri Bakanlığı yaptığı dönemde farklı dini topluluklarla irtibat halinde olmanın önemini vurguladı. Pakistan ziyareti sırasında da İslamabad’da bir Sufi türbesini ziyaret etti.

Yeni Dışişleri Bakanı John Kerry de dairenin başına yaptığı atamayı açıklarken Clinton’ın izinde gitti ve Ürdün Kralı Abdullah’la yaptığı görüşmede, kralın, İslam dininin, çoğunluğu dini çarpıtan kişiler tarafından ele geçirildiğini kabul ettiğini söyledi: “Bence tehlike, dinin küresel etkisini gözardı etmemizdir.”

Din İlişkileri Dairesi başkanlığına atanan için ilahiyat profesörü Shaun Casey de şöyle konuştu: “Dini liderler ve inanç toplulukları çevrelerini şekillendirirken aynı zamanda Amerika’nın dış politikayla ilgili kaygılarını da etkileme gücüne sahip. Amerika için dini grupları anlayarak kalkınma ve diplomasi çabalarına katılmalarını sağlamak çok önemli.”

Bush yönetimi diğer devlet kurumlarında inanç odaklı girişimler başlattığı zaman ciddi bir tartışmaya yolaçmıştı. Bugün de Dışişleri Bakanlığı’nda böyle bir birim oluşturulmasının dinle devlet işleri arasındaki çizgiyi silebileceği kaygısı gündeme geldi.

Kerry, bunun sınırlarını anayasanın çizdiğini ve bu çizgilere saygı gösterileceğini söyledi: “Ancak yaptıklarımıza inançlarımız yön veriyor. Ve biz de bundan daha büyük bir yarar sağlamak için inancımızı çabaya dönüştürecek yollar bulmalıyız. Bu da hiç bir kırmızı çizgiyi geçmeden mümkün.”

Casey de, yurt dışındaki dini gruplara yapılan muameleyi izleyen Dışişleri Bakanlığına bağlı Uluslararası Din Özgürlüğü Dairesi’yle işbirliği yapacağını belirtti.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —